Ezan oldum dinmedim, bayrak oldum inmedim, şehit oldum ölmedim. Adım Müslüman soyadım Türk benim...
  • ULVİ HOCAM NURKUL HOCAM 3700 GÜN 10 YIL OLDU LÜTFEN GELİN SİZİ ÇOK ÖZLEDİK.. İlimyuvası Yönetim İletişim ilimyuvasi.com@gmail.com

Mi‘râc Kandilimiz Mubarek Olsun

V0Gv0y.jpg

mubarek-mirac-gecesi-karsilama-ve-ihya.jpg


İdrâk ve İhyâ Açısından Mi‘râc Gecesi
Tarih: Nisan 22, 2017

Miladî takvime göre 23 Nisan’ı 24 Nisan’a bağlayan gece mübârek Mî‘râc Gecesi’ni idrâk edeceğiz inşaAllâh. Bu geceyi anlamlı kılan İsrâ ve Mî‘râc olmak üzere iki aşamadan müteşekkil hâdise, Hicretten yaklaşık 1,5 sene önce vuku buldu. Hâdisenin birinci aşaması; Peygamber Efendimiz (Sallallâhu Aleyhi ve Sellem)in Mescid-i Harâm’da bulunduğu bir sırada oradan Kudüs-i Şerîfteki Mescid-i Aksâ’ya götürülüşünü kapsayan ve gece yürüyüşü anlamına gelen ‘serâ’ ifadesine bağlı olarak ‘İsrâ’ şeklinde ifade edilen aşamadır. Hâdisenin ikinci aşaması ise Mescid-i Aksâ’dan yükselme ile o ânâ dek hiç kimsenin nâil olmadığı makamlara erişmeyi kapsayan ve lügatte yükselme anlamına gelen ‘urûc’ kökünden türetilen ‘merdiven’ anlamındaki ‘mî‘râc’ ifadesiyle karşılanan aşamadır.[1]

İki aşamalı olarak gerçekleştiğini ifade ettiğimiz bu hâdise halk arasında her iki aşamayı da kapsayacak şekilde mîraç olarak anılagelmiştir. Peygamber Efendimiz (Sallallâhu Aleyhi ve Sellem) in Cebrâil (Aleyhisselâm) ile birlikte yükselişinin ardından Cebrâil (Aleyhisselâm)ın daha ileriye gidemeyeceğini söylediği ve Peygamber Efendimiz (Sallallâhu Aleyhi ve Sellem)in mânevî yolculuğuna tek başına devam ettiği vetireyi de farklı bir aşama olarak ele alıp hâdisenin üç merhalede gerçekleştiği de ayrıca ifade edilebilir.

Ehl-i Sünnet âlimlerinin rûh-beden birlikteliğiyle gerçekleştiği konusunda ittifâk ettiği mî‘râc hâdisesi esnasında Peygamber Efendimiz (Sallallâhu Aleyhi ve Sellem) Peygamberler (Salavâtullâhi ala Nebiyyinâ ve aleyhim ecmâ‘în)le görüştü ve ardından kendisine aracısız olarak vahyolundu. Bu manevî yolculuk müddetince Peygamber Efendimiz (Sallallâhu Aleyhi ve Sellem) mekânsız, zamansız ve cihet söz konusu olmaksızın cennet ve cehennemi, kürsî, arş ve âlemleri müşâhede etti. Hülasa Mî‘râc hâdisesi Peygamber Efendimiz (Sallallâhu Aleyhi ve Sellem)in pek çok nimetlere kavuştuğu bir hâdisedir.

Mî‘râc’dan Gelen Hediye ve Müjdeler
Beş vakit namazın farz kılındığı mî‘râc gecesinde; Bakara Sûresi’nin ‘Âmenerrasûlü’ olarak bilinen son iki âyeti, namazın vecîbelerinden olan teşehhüdde okuduğumuz ‘Tahiyyât Duâsı’, Peygamber Efendimiz (Sallallâhu Aleyhi ve Sellem)e şefâat müsâadesi verildiğine dair müjde gibi birtakım hediyeler bizlere bahşedilmiştir.[2]

Konunun İ‘tikâdî Yönü
İsrâ ve Mî‘râc hâdisesi bizlere fazîletli bir geceyi hatırlatıyor olsa da, konunun bir de î‘tikâdî yönü vardır. İsrâ, Kur’ân-ı Kerîm’de İsrâ Sûresi’nin 1. âyet-i kerimesinde kat‘î bir şekilde yer aldığından inkârı küfürdür. Kur’ân-ı Kerîm’de mî‘râc hâdisesine delâlet eden bazı âyet-i kerîmeler yer alsa da bu âyetlerin delâleti kat‘î olmadığından inkârı küfür olmamakta fakat hâdise tevâtür seviyesine eriştiğinden inkârı yönüyle bid‘ât olmaktadır. Dolayısıyla Mî‘râc-ı Nebî’yi inkâr eden kişi, dalâlet ehlindendir. Bugün bu hâdiseyi inkâr edenlerin aksine konu Ehl-i Sünnet’in temel akâid metinlerinde sarahaten yer almaktadır.

Mî‘râc Gecesini İhyâ Etmek
Dinîmizde her işin başı niyettir. Dolayısıyla bu gece sâlih bir niyetle, insanlığın Peygamber Efendimiz (Sallallâhu Aleyhi ve Sellem)le berâber erişmiş olduğu lütuflara şükretmeliyiz. Bu mübârek gecede bağışlananlar arasına girebilmek için Mevlâ Te‘âlâ’ya ilticâ ederek af talep etmeli, tevbe ve istiğfâra ağırlık vererek Kelime-i Tevhîd, evrâd, ezkâr ve Kur’ân tilâvetine devam etmeliyiz. Geceyi oruçlu karşılayıp gündüzünü oruçlu geçirmek ve ihtiyaç sahiplerini gözetmek de ihyâ açısından yapılabilecek en güzel işlerdendir.

Böyle fazîletli geceler, sılâ-i rahme de vesile kılınmalıdır. Bizzat ziyâret edemeyeceğimiz yakınlarımızı en azından telefonla aramak suretiyle bu gecenin fazîletlerinden haberdar etmeli ve onlarla tebrikleşmeliyiz. Üzerinde namaz borcu bulunanlar için elzem olan; bu borçları bir an evvel edâ etmektir. Dolayısıyla varsa kaza namazlarımızın edâsına ağırlık vermeli, bu geceyi namazlarımızı vaktinde ve cemâatle edâ etme konusunda yeni bir başlangıca dönüştürmeliyiz.

İçinde bulunduğumuz günlerde Âlem-i İslâm çok büyük problemlerle karşı karşıya. Bu sebeple duâlarımızda sıkıntıya düşmüş hatta mezâlime mâruz kalmış olan din kardeşlerimizi de unutmamalıyız. Mî‘râc gecesiyle ilgili daha evvel sitemizde yayımlanmış olan içeriklerimize erişim sağlayarak daha geniş mâlumat edinebilirsiniz.[3] Allah Te‘âlâ yaptığınız ve yapacağınız ibâdet ve duâlarınızı kabul eylesin. Âmîn…

Dipnotlar
[1] Şemseddin Sami, “İsrâ”, Kâmûs-i Türkî, İstanbul 2011, İdeal Kültür Yayınları, s.1057; “Mi‘râc”, a.g.e. s. 91-92; “‘Urûc”, a.g.e. s.721; Mustafa bin Şemsüddin el-Karahisârî, “es-Serâ”, Ahter-i Kebîr, İstanbul 1310, c.I-II, s.319; “Mi‘râc”, a.g.e. s.256; “‘Urûc”, a.g.e. s.34
[2] Ahmed İbnü Hanbel, el-Müsned, I, 422; Müslim, “Îmân”, 279
[3] Mî‘râc Hakkında Genel Bilgiler
Mî‘râc Gecesini İbâdetle Geçirmenin Fazîleti
 
Son düzenleme:
güncel
 
Üst Alt